Kategoriler

Çocuk İçin Kitaplar

Çocuk İçin Kitaplar

Çocuk gelişiminin bilişsel gelişim, kavram gelişimi, dil gelişimi, ahlak gelişimi, oyun gelişimi, duyuşsal gelişim, sosyal gelişim, cinsel gelişim, psikomotor gelişim gibi çeşitli alanları vardır. Bütün bu gelişimi alanları farklı hızlarda ve şekillerde ilerleme göstermektedir.

“Bir çocuğun kafasında yaklaşık on milyar beyin hücresi yer almaktadır”. Bu ise düşünülebilecek en karmaşık bilgisayardaki parçalardan bile daha karışık bir sistemdir. Bununla birlikte insan, özelinde çocuk, sadece beyinle sınırlandırılamayacak mükemmellikte bir varlıktır.

Çocuklukta, özellikle de okul öncesi dönemde, insanın ömür boyu sürdüreceği temel kişiliğinin ve alışkanlıklarının oluştuğu bilinmektedir.

“Bu temel kişilik, çocuğun okul ve okul sonrası hayatında ne ölçüde başarılı olacağını, başka insanlarla ilişkilerinin nasıl gelişeceğini, cinsel tavrının ne olacağını, ne tür bir yetişkinlik dönemi geçireceğini, ne tip biriyle evleneceğini ve bu evliliğin hangi ölçüde başarılı olacağını belirler”.

Günümüzde de çocuk gelişimi - eğitimi ve çocuk ruh sağlığı uzmanları ilk yılların ne kadar önemli olduğu konusunda hem fikirdirler. “İnsan doğarken bedensel-ruhsal ve düşünsel gelişme açısından belli bir gücü beraberinde getirir”.

Zamanla ruhsal güçler ve yetenekler elverişli şartlarla daha zengin ve belirgin çizgilerle kendini bularak, gelişmiş bir kişiliğe dönüşme imkânına sahip olur.

Bununla birlikte, olumsuz şartlarda gelişmenin de olumsuz bir istikamet çizdiği/çizeceği belirtilmelidir. Bu yüzden çocuğun gelişimini etkileyecek bütün noktaların çok iyi bilinmesi gerekir.

Çocuk yetiştirmek bilgi isteyen bir iştir ve çocuklar her zaman eleştirmenden çok bir modele ihtiyaç duyarlar. “Çocukların öğrenmeye açık ve meraklı olduklarını ama öğretilmekten hoşlanmadıklarını unutmamamız gerekir”.

İlk eğitimine ailede başlayan çocuk, çevresiyle etkileşimde bulunarak öğrenir ve eğitilir. Çocuğun çevresiyle olumlu etkileşimi, öğrenim ve eğitimi hızlandırır. Bu etkileşimin önemli öğelerinden birisi de çocuk edebiyatıdır.

“Kitap insanların çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık dönemlerindeki zihinsel ve ruhsal gelişimini etkileyen önemli faktörlerden birisidir”.

Çocuk edebiyatıyla ilgili söylemlerden yola çıkılarak şu şekilde kapsayıcı bir tanım geliştirilmiştir;

“Çocuk edebiyatı (yazını), erken çocukluk döneminden başlayıp ergenlik dönemini de kapsayan bir yaşam evresinde, çocukların dil gelişimi ve anlama düzeylerine uygun olarak duygu ve düşünce dünyalarını sanatsal niteliği olan dilsel ve görsel iletilerle zenginleştiren, beğeni düzeylerini yükselten ürünlerin genel adıdır”.

Dil-yazı-çizgi-resim sanatının ortak ürünü olan çocuk edebiyatı, edebiyatın dışında, altında veya edebiyat içinde basit bir tür değildir. Aksine, edebiyatın içinde en incelikli alandır.

Bugün, okuma alışkanlığının iyi çocuk kitaplarıyla kazanılacağı, çocuk yaşlarda kitaplarla yapılan olumlu tanışmanın ileriki yaşlara da yansıyacağı herkesin kabul ettiği bir gerçektir.

Çocuk yayınlarının temel amacı; kitap sevgisi ve okuma alışkanlığı kazandırmak olmalıdır. Çocuk ve kitap ilişkisinin okuma yazmayı öğrenmekle başlamadığı, çocuğun kitapla ilk tanıştığı dönemin 0-6 yaş arası olduğu bilinmektedir.

“Okuyan toplumun temelleri; küçük yaşlarda tutku haline gelmiş olan resimli çocuk kitaplarını okuma ile sağlamlaştırılabilir”.

Çocuk kitapları, çocukların, bazı özelliklerinin gelişmesine yardımcı olmaktadır. Bu özellikler şu şekilde sıralanmıştır;

Fiziksel gelişim: Çocuklar, çocuk kitapları sayesinde kendi fiziksel özelliklerini tanıma ve keşfetme fırsatını yakalarlar.

Zihinsel gelişim: Çocuk kitabı, çocuğa çeşitli bilgiler vererek, zihinsel gelişimine katkıda bulunur.

Dil gelişimi: Çocuk kitabı çocuğa, kendisinin veya başkasının okuması yoluyla dilinin gelişmesine yardımcı olur.

Duygusal gelişim, kişilik gelişimi, ahlaki gelişim, ruhsal gelişim ve sosyal gelişim: Çocuk kitabında yer alan konu, olaylar, karakterler, duygular ve bunların özellikleri, kitabın verdiği mesaj ve bu mesajın etkileri çocuğun duygusal, ahlaki, ruhsal, sosyal ve kişilik açısından gelişimine katkıda bulunur.

Çocuk kitaplarının, çocukların hangi ruhsal ihtiyaçlarını karşıladığı şu şekilde sıralanmıştır;

- Başarma ihtiyacı
- Fiziksel rahatlama ihtiyacı
- Bilgi ihtiyacı
- Sevme ve sevilmek ihtiyacı
- Bir yere veya bir şeye ait olma ihtiyacı
- Değişme ihtiyacı
- Güzellik (estetik) ihtiyacı.

Çocuklukta oyun neşesi içinde tanışılan kitaplar, çocuğun gelişim alanları ve ruhsal ihtiyaçları açısından oldukça önemlidir. Çocuk kitapları “çocuğun ilgi ve ihtiyaçlarını karşılayan, zihinsel, duygusal ve ruhsal gelişimini destekleyen ve en önemlisi zevkle okuduğu eserler” şeklinde tanımlanmaktadır.

Kitabın çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde önemli bir uyaran olduğu, çocuklara küçük yaşlardan itibaren iyi ve nitelikli kitap okuma ve anlatmanın onların deneyimlerini genişlettiği, kelime bilgilerini artırdığı ve dile karşı hassasiyetlerini geliştirdiği bilinmektedir.

Çocuk edebiyatının çocuğun zengin dil deneyimi için, her zaman hazır ve temin edilebilir bir kaynak olduğu belirlenmiştir. “Kelimeler yardımıyla çocuk, sembolik bir düzeyde nesne ve anlamlarla uğraşmaktadır”.

Çocuğun kitapla karşılaşması, hem duyarak öğrendiği sözcükleri görerek tanımasını, hem de duymadığı sözcükleri görerek öğrenmesini sağlar. Bu şekilde çocuk, duyduklarıyla gördükleri arasında kurduğu ilişkilerle düşünmeyi öğrenir.

Söyleyiş ilkelerine uygun olarak okunan metinlerin çocuklar tarafından dinlenilmesi, onlara, ses ve sözcüklerin doğru boğumlandırılmasına yönelik bir deneyim kazandırır; çocukların, dinleme, konuşma, okuma ve yazma becerilerini geliştirir; çocukların dil bilinci ve duyarlığı kazanmasına yardımcı olur.

Kitapla ilişki kurmak, okumayı bilmese de, konuşmakta güçlük çekse de her çocuğun hakkıdır. Resimli kitap ve dergiler okul öncesi dönemde dil gelişimini desteklediği gibi, çocuğun kendisini tanımasına, kendini bulmasına olanak sağlar, toplumsallaşmasına yardımcı olur; yalnızlığı, kimsesizliği azaltır, sanatsal ve kültürel deneyimler kazandırır; sevinç, neşe, keyif kısaca haz verir.

Çocuğun bütün gelişim alanlarına katkı sağlayan, onun dünya ile iletişimini kuvvetlendiren, okuma yazma becerisinin kazanılmasına yardım eden çocuk edebiyatı ürünleriyle çocuğu erken dönemde tanıştırmak, yararları düşünüldüğünde bir kez daha önem kazanmaktadır.

Erken dönemde uygun yapıtlar çocukları mutlaka olumlu yönde etkileyecektir. “Okul öncesi dönemde kitapla ilgili deneyimler, çocukların daha sonraki yıllarda okumayı öğrenmeye karşı duygu ve tutumlarını oluşturmada ilk adımlardır”. Bu nedenle okul öncesi dönemin ve resimli kitapların önemi dikkatlerden kaçmamalıdır.

Resimli kitaplar, çocuğun belleğinde kavramların imgelerini oluşturur; kavramların görsel imgeleriyle çocuğun belleğine yerleşmesine olanak sağlar; çocukların duyu algılarını geliştirir; kavramsal gelişimini destekler; somut ve soyut kavramları öğrenmelerini kolaylaştırır; nesneleri sınıflandırma, gruplandırma; kavram oluşturma, anımsama, dikkat etme, düşünme gibi bilişsel süreçlerini işletir.

Bir diğer ifadeyle, resimli kitaplar; çocuğun kavram, sözcük bilgisi, gramer, anlama, dinleme, sorulara cevap verebilme, öykü zincirini kurabilme, bellek, sıralı cümle üretebilme, dili kullanabilme, çözümleme yeteneğini arttırır, dilin zenginliğinin farkına vardırır, kitap ve okuma zevki uyandırır, denilebilir.

Ayrıca resimli kitapların, çocuğun sanat eğitimine ve görsel algısına katkısı da unutulmamalıdır. Kitaplardaki resimler kendine has biçim ve biçemleriyle çocuğu kavrayacak, heyecanlandıracak, çocuğun düşünmesine ve yeni sorular üretmesine yardımcı olacaktır.

Kitaplar, günlük yaşamda karşılıklı konuşmanın (çocuk-yetişkin) önemli bir bölümünü oluştururlar. Toplumun değer sistemi ile birlikte, günlük ilişkilerdeki problem çözme stratejilerini de yansıtırlar.

Kitaplar, karşılıklı konuşmanın oluşturulmasında etken olduklarından, okunan kitabın anlaşılmasındaki güçlükler, yetişkinlerin çocuklar için daha iyi eğitimsel stratejiler yaratmasına yol açar.

Kitaplar, çocuklara, anne, baba, kardeş dışında ilişki kurabileceği yeni arkadaşların, komşuların yer aldığı çevreyi tanıtır; bu ilişkileri, içinde sorunların, sevinçlerin, dayanışmanın, paylaşmanın olduğu değişik durumlarla örneklendirerek çocuk için, yeni yaşam kesitleri oluşturur; çocuklara, kendileriyle, çevresindeki yetişkinlerle, arkadaşlarıyla, kardeş/ kardeşleriyle yaşayabileceği sorunların çözümüne ilişkin ipuçları sunar.

İyi bir çocuk kitabı, çocuğun düşünme, sorun çözme ve yaratıcılık gücünü artırır; çocukta doğa olaylarına karşı ilgi uyandırır; insanları ayırmaksızın sevmesine yardımcı olabilir; ailesine karşı bağlılık duygularını güçlendirmesini sağlar; gelişim düzeyine uygun davranışlar kazanmasına katkıda bulunur; dilin kurallarını erken yaşta öğrenmeyi ve dili geliştirmeyi sağlar.

Aynı zamanda çocuğun resme, dramatik etkinliklere, müziğe vb. sanat alanlarına karşı ilgi duymasına yardım edebilir.

İyi bir çocuk kitabı, çocuğun kendisini daha iyi tanıması, gerekiyorsa davranışlarını değiştirmesi ve kişiliğini geliştirmesi için ona kılavuzlukta bulunurken, çocuğa yaşamın değişik yönlerini öğrenmesinde, türlü insan tiplerini tanımasında, başka ülkeler ve toplumlar üzerinde bilgi edinmesinde çok zengin imkânlar sağlar.

Çocuklar, sanatçının kurguladığı olayların kahramanlarıyla özdeşim kurarak iyiye, güzele, doğruya yönelebilir; sanatçının yarattığı insana özgü duygu yoğunluğu ile kıskançlık, nefret, düşmanlık gibi duygulardan arınabilirler.

Genel olarak çocuklar, okudukları kitaplardan arda kalanlarla; bir yandan yetenek yelpazelerini genişletirken, diğer yandan da günlük yaşamlarını kolaylaştırıp renklendirirler.

Ruhsal ihtiyaçların karşılanmasında ve bütün gelişim alanlarının desteklenmesinde katkıları aşikâr olan çocuk kitaplarının önemi gayet açıktır.

Çocuk-kitap ilişkisinde bir kişinin sadece çocuğu veya sadece edebiyatı bilmesinin yetmediği görülmektedir. Çocuk-kitap-yetişkin ilişkisi ve çocuk edebiyatı, içine girdikçe genişleyen, derinleşen bir âlemdir.

Bundan dolayı, şimdiye kadar tartışıldığı gibi daha uzun yıllar üzerinde araştırmalar ve tartışmalar yapılması muhtemeldir. Sanat ve eğitim açısından nitelikli ürünler ortaya koyabilmek için gerekli olan ise “çocuk” ortak paydasında birleşebilmektir.

Çocuğu tanıyıp, çocuk ürünlerini küçümsemeyerek, çocuklar için eser ortaya koymanın yetişkinlerinkinden daha zor ve daha sorumluluk isteyen bir görev olduğu kabullenilirse; toplumun her kesiminden yetişkin, bu önemli vazife için seferber olarak elinden geleni yapmaya çalışırsa güzel sonuçlara ulaşılacaktır.

Hangimiz çocukluğumuzdaki “yazar”, “çizer”, “ressam” ve “kitapları” yetişkinken okuduklarımızdan daha net hatırlamayız ki? Ve o saf çağlarımızda sevdiğimiz kitaplar değil midir büyüdüğümüzde de kitap okumamızı sevgiyle, ilgiyle devam ettiren?

4.5 5 2
YORUM YAP ve PUANLA