Kategoriler

Erken Çocukluk Eğitimi

Erken Çocukluk Eğitimi

Çocuklukta erken eğitim, 0-6 yaş (0-72 ay) ev ve kurum ortamlarında bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden gelişmelerini desteklemek amacıyla yapılan eğitime denir. Erken eğitim, 0-3 (0-36 ay) takvim yaşına sahip çocuklar için erken çocukluk eğitimi dönemi; 3-6 (37-72 ay) takvim yaşına sahip çocuklar için ise okulöncesi eğitimi dönemi olarak ikiye ayrılmaktadır.

Bu dönemlerde çocukların gelişimleri çok hızlıdır ve çocuklar birçok beceriyi öğrenmeye hazırdırlar. Çocuklar bu dönemde anne-babalarından, erken eğitim kurumlarından, arkadaşlarından ve çevrelerinden birçok beceri öğrenerek eğitimin daha sonraki basamakları için gerekli alt yapıyı oluştururlar.

Karşılaştırmalı araştırmalar, erken eğitim alan çocukların çoğunun, okula başladıklarında, erken eğitim almayan benzer özellikteki çocuklara kıyasla pek çok beceriyi daha iyi edinmiş olduklarını göstermektedir.

Genel erken eğitim hizmetleri ülkemizde genel olarak resmi ve özel kurumlarda yürütülmektedir. Bu kurumlarda, kurumların özelliklerine göre değişik programlar uygulanmaktadır.

Tarihsel süreç içinde zaman zaman Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanmış program örneklerine rastlanmıştır. Ancak bu programların daha çok 3-6 yaş grubu için hazırlandığı, 0-3 yaş grubu için uygun olmadığı söylenebilir.

Erken eğitim programları 0-72 aylık çocukların ev ve kurum ortamlarında bedensel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden gelişmelerini desteklemeyi amaçlamaktadır. Programlar, her çocuğun farklı bir gelişim gösterebileceği ve her eğitim ortamının farklı olabileceği varsayımından hareketle, farklı uygulama ve etkinliklere olanak verecek bir esnekliğe sahip bulunmaktadır. Programlar üç farklı yaş grubu temel alınarak hazırlanmıştır. Bu yaş grupları şöyle sıralanabilir:

• 0-36 ay (0-3 yaş) Kreş programı Erken Çocukluk Dönemi Eğitimi
• 37-60 ay (4-5 yaş) Anaokulu programı Okulöncesi Dönem Eğitimi -I
• 61-72 ay (6 yaş) Anasınıfı programı Okulöncesi Dönem Eğitimi -II

Kreş Programı:

Program, 0-3 yaş çocuklarının bilişsel, dil, sosyal, duygusal, öz bakım ve fiziksel gelişim alanlarına ait özellikleri dikkate alınarak 0-12 ay, 13-24 ay ve 25-36 ay şeklinde üç ayrı gelişim evresine bölünmüştür.

0-3 yaş arasındaki çocuklar için hazırlanan bu programın amacı, bu yaş grubundaki çocukların sağlıklı bakım, beslenme, bedensel ve ruhsal gelişimine katkıda bulunmaktadır. Programın bakım ağırlıklı olduğu kadar çocukların gelişimini de desteklediği söylenebilir.

Program, 0-3 yaş arasındaki çocukların gelişim özellikleri dikkate alınarak düzenlenmiştir. Programın içeriği, bu yaş grubundaki çocukların sağlıklı bakım, beslenme ve çeşitli gelişim alanlarıyla ile ilgili eğitimini kapsamaktadır. Programda bu yaş grubunun gelişim özellikleri çizelge halinde verilmiş; amaç ve davranışsal amaçlarla, bu amaçları gerçekleştirecek etkinlikler gösterilmiştir. Ayrıca, kreş programında çocuğun gelişimini desteklemek bakımından, çocukla ilgilenecek bir yetişkinin hangi konulara dikkat etmesi gerektiği vurgulanmıştır.

Anaokulu Programı:

Program, 37-60 aylık çocukların bedensel, bilişsel, sosyal ve duygusal alanlardaki gelişimini desteklemek, hızlandırmak ve anasınıfı programına temel oluşturmak üzere düzenlenmiştir. Bu programın amacı, 37-60 aylık çocukların gelişim özelliklerine dayalı olarak saptanmış olan amaçların bu yaş grubundaki çocuklara kazandırılmasıdır.

Anaokulu programında konuların öğretimi yerine, konular aracılığıyla çocukların belirlenen amaçlara ulaşmaları amaçlanmaktadır. Programda yer alan konular öğretmene rehberlik edecek özellik taşımaktadır.

Anasınıfı Programı:

Bu program, 61-72 aylık çocukların tüm gelişimlerine yardım etmek, hızlandırmak ve ilköğretim programlarına temel oluşturmak üzere hazırlanmış bir programdır. Program, bir çerçeve program niteliğinde olup öğretmene rehberlik edici bir özellik taşımaktadır.

Programda yer alan amaçlar, 61-72 aylık çocukların gelişim özellikleri dikkate alınarak saptanmıştır. Ayrıca, programda amaçları kazandıracak konulara da yer verilmiştir. Anaokulu programında olduğu gibi, bu programda da konular, belirlenen amaçları kazandırmaya yarayacak bir araç olarak ele alınmıştır.

Çocuklarda Erken Eğitimin Önemi

Yaşamın ilk yıllarındaki öğrenme yaşantıları, normal çocuklar için önemli olduğu kadar gelişim yetersizlikleri gösteren çocuklar için de önemlidir. Gelişim yetersizlikleri gösteren çocukların tüm gizli güçlerine ulaşmaları için eğitimlerinin olabildiğince erken başlaması gerektiği, 20. yüzyılın son çeyreğine kadar dünyada ve Türkiye’de pek bilinmiyordu. Gelişim yetersizlikleri gösteren çocukların çoğu, okula başlayıncaya değin konunun uzmanlarınca sağlanan sistematik bir eğitim almıyorlardı.

Erken eğitimin gelişim yetersizlikleri gösteren çocuklarda ne kadar etkili olacağının farkında olunmaması nedeniyle çoğu aileye, çocuklarının bakımını sağlamaları ve eğitimleriyle ilgili düşüncelerini tuvalet eğitimi ve beslenme becerileriyle sınırlamaları öneriliyordu. Oysa sistematik bir öğretimle, gelişim yetersizlikleri gösteren çocuklar da normal çocukların öğrendiği becerilerin önemli bir bölümünü öğrenebilmektedirler.

Yaşamlarının ilk yıllarını çoğunlukla ev ortamında geçiren gelişim yetersizlikleri gösteren çocukların öğrenmeleri, ailelerinin kendilerine sunduğu öğretici yaşantıların sonucunda olmaktadır.

Çocuklarında gelişim yetersizlikleri olduğunda aileler tüm aile bireylerini günlük yaşama katabilmek için pek çok normal etkinlikte uyarlama yapmak zorunda kalabilmektedirler. Böyle zamanlarda anne-babalar ve kardeşler çocukları için adeta birer öğretmen olmaktadırlar.

4.5 5 2
YORUM YAP ve PUANLA