Kategoriler

Çocuk ve Sağlık

Çocuk ve Sağlık

Düzenli, mutlu bir aile yaşamı, iyi bakım, temizlik, dengeli beslenme, yeterli giyim, bol uyku, oyun, açık hava ve güneş çocuğun sağlıklı olmasını sağlar.

Yetersiz beslenme, gerekli aşılarının yapılmamış olması, soğuktan korunamaması, yeterince temiz tutulmaması gibi sebepler çocuğun hastalanmasına, mikrop kapmasına yol açabilir.

Çocuklara hastalık nasıl bulaşır?

Hasta kişilerle beraber olmakla; Çocuk mümkün olduğu kadar hastaların yanına gitmemeli, evdeki hastalardan, öksüren, burnunu çeken kişilerden uzak durmalı, kalabalık yerlerde bulunmamalıdır.

Bu konuda çocuğu uyarmalı, hastalığın hasta kişilerden bulaştığını, bazı kişilerin hasta olmadıkları halde taşıyıcı olarak hastalık bulaştırabileceklerini, anlayacağı bir şekilde çocuğa anlatmalıdır.

Başkalarına dokunmak, giysilerini, ayakkabılarını giymek, yataklarında yatmak, taraklarını kullanmak da birçok hastalığın bulaşmasına yol açabilir. Bazı hastalıkların mikropları, derideki bir çatlaktan kana karışır ve tüm bedene yayılır.

Eller, parmaklar, birçok yere dokunduğu için kolayca mikrop taşır. Onun için mümkünse başkalarının ellerini sildikleri havlu veya peçeteleri de çocuğa kullandırmamalıdır.

Hastalıklar, ağız ve mide yoluyla, mikroplu sulardan, başkalarının yiyecek ve içecek kaplarını kullanmaktan, kaynatılmamış sütten geçer. Açıkta satılan yiyecek ve içecekler, yıkanmadan yenen sebze ve meyveler da hastalık mikrobu bulaştırır.

Temiz ve berrak görünse bile kuyu suları, dere suları tifo, tifüs, dizanteri gibi hastalıklara neden olabilir. Tüberküloz, hastalıklı inek ve keçi sütünden geçebilir. Fare ve sinek gibi hayvanların yiyeceklere dadanmasıyla mikroplar oradan oraya taşınır.

Mikrop nedir bilmeyen, gözle görüp elle tutamadıkları şeyleri tanıyamayan çocuklara ellerini yıkamaları söylenmeli, yiyecekleri yıkamadan yememeleri, açıkta satılanları da almamaları öğütlenmelidir.

Çöp ve dışkılardan hastalık, mikroplu, durgun su birikintilerinden, lağım sularının açıkta akmasından, evcil hayvanların, sineklerin çöplüklere üşüşmesinden, çocukların böyle yerlerde oynamasından bulaşır.

Tırnak aralarına giren, ellere ve ayaklara bulaşan toprak ve pisliklerdeki, mikrop, parazit ve barsak kurtları birçok barsak hastalıklarına yol açar. Bu nedenle yaşam mahallerinde çöplerin yakılması, gübre yığınlarının kaldırılması ve süpürülmesi, açık lağım ve kanalizasyon çukurlarının kapatılması şarttır.

Hayvan ısırmalarına karşı çocuklar uyarılmalı ve korunmalıdır. Kuduzun zaman zaman çok yaygın olduğu ülkemizde, çocukların sahipsiz ve aşısız hayvanlara sokulmamaları; bir hayvan tarafından ısırılır veya tırmalanırlarsa hemen eve haber vermeleri öğütlenmelidir.

Her türlü hayvan ısırmasına karşı çok titiz davranmalı, hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Isıran hayvanı da gözaltında tutmalı; davranışlarını, sağlığını yakından izlemeli; gerekirse, veterinere başvurmalıdır.

Evde uyulması gereken sağlık koşulları;

Her çocuğun temiz ve sağlıklı bir ortamda büyümesi en doğal hakkıdır. Evlerde odaların sık sık havalandırılması, çocuğun bol bol güneş alması sağlanmalıdır.

Evi sinek ve sivrisineklerden korumak için çevredeki çöpler kapalı yerlere konmalı; üstleri toprakla örtülmeli, hayvanlardan uzak tutulmalı ve sineklerin üremesi önlenmelidir. Açık lağım çukurları, su birikintileri kapatılması ve sık sık ilaçlanmalıdır. Pencere ve kapılara sineklerin girmesini önleyecek tel ya da tül gerilmelidir.

(Not: çocuğun vücudundaki böcek, sinek ısırıkları amonyaklı su ya da alkol ile temizlenmelidir. Ayrıca ısırıktan şişmeleri önlemek için çocuğa antialterjik şurup içirip, pomad sürmelidir.)

Yiyecek ve içecekleri, böcek, sinek, fare ve diğer hayvanlardan uzak tutmalı, kapalı ve serin yerlerde saklamalı; etli ve sütlü yiyecekleri hemen ve günlük pişirmeli, taze yemelidir. Sütü kaynatmadan içmemeli; klorlanmamış suları da kaynatmalıdır.

Çocukların, yetişkinlerin, hayvanların, ev ve bahçelerin çevresine dışkılarını bırakmamaları sağlanmalıdır.

Su kıtlığında bile, çocuğun el ve ayaklarını bol sabunlu suyla silip yıkamalı, oyun elbiselerini çıkarıp yatırmalıdır.

Evde herhangi bir kişide hastalık belirtisi görülürse, o kişiyi ailenin diğer bireylerinden bir süre ayırmalı, bardağını, yemek tabağını, çatal, bıçak ve kaşığını ayrı suda yıkamalı, havlusunu da ayırmalıdır.

Çocukların hastalanması;

Her türlü iyi bakıma rağmen çocuklar hastalanabilir. Çocukların birçok hastalıkları hafif ve geçici, bazıları ise ciddi ve uzun sürelidir. Her hastalık belirtisinde işi hafife almaktansa, ciddiye almak ve titiz olmak daha iyidir.

Bununla birlikte gereksiz heyecan ve üzüntü çocuğun bakımını kolaylaştırmak yerine zorlaştırır; panik içinde yapılmaması gereken şeyler yapılıp; yapılması gerekenler unutulur.

Çocuğun hastalandığını gösteren bazı belirtilere karşı hazırlıklı ve bilgili olunursa, ciddi hastalıkların önlemleri vaktinde alınmış olur ve çocuk sağlığına daha çabuk kavuşturulur.

Çocuklarda görülen ilk hastalık belirtileri şöyle sıralanabilir;

- Yüzde kızarıklık, sıcaklık ve kuruluk aşırı solgunluk ve soğukluk,

- Beklenmedik, aşırı terlemeler, ateş,

- Uyku hali, (özellikle çocuğun uyanık ve faal olması gereken saatlerde).

- Gözlerin sulu, çakmak çakmak ve kızarmış görünüm,

- Burun akıntısı, hapşırık ve öksürük,

- Boğaz ağrısından şikâyet; kalın, kısık ses ya da hırıltılı nefes alma,

- Bulantı, kusma, ishal belirtileri,

- Boyun ya da arkanın tutulması, kıpırdatılamaması,

- Kulak, baş, göğüs, karın, yada eklemlerde ağrılar,

- Deride döküntü, kızarıklıklar, kabarcıklar, lekeler,

- Havale, nöbet, kasılmalar.

Hastalık belirtileri görünür görünmez, ne olursa olsun, çocuğu, sakin, sessiz ve rahat bir yere yatırmalı, ailenin diğer bireylerinden ayırmalı, üstünü hafif bir örtüyle, örtmeli, terlemiş ise üşütmeden çamaşırını değiştirmeli, ateşine bakmalıdır.

Birçok bulaşıcı hastalığın en bulaşıcı devresi, ilk belirtilerin görüldüğü zamandır; bu yüzden, çocuğu başlangıçta diğerlerinden ayırmalıdır.

Çocuğa ilaç vermeden, yiyebileceği kadar yemek vermeli, daha fazlasını yemeğe zorlamamalıdır. Hasta çocukların iştahı hemen azalır. Hastalık belirtisinde çocuğa su, süt, çorba, meyve suyu, et suyu gibi sulu yiyecekler vermelidir.

Çocuk ishal olmuş ya da kusuyorsa, hiçbir şey yedirmemeli, sadece su vermelidir. Çocuk yine kusarsa, suyu da kesmeli, iki saat kadar sonra yeniden su vermeyi denemelidir; su yerine açık çay, gazoz, ayran gibi içecekler de verilebilir.

Azar azar verildiğinde bu içecekleri çocuk midesinde tutabiliyorsa, ya-rım saatte bir içebildiği kadarı verilmelidir. İshal ve kusma, vücutta hızlı ve yoğun su kaybına neden olacağından, su kaybını önlemek için elden gelen her şey yapılmalı, vücuda su takviyesi sağlanmalıdır.

Doktora sormadan, bir süre belirtileri izlemeden, çocuğa herhangi bir ilaç vermemelidir. Doktor eve gelemiyorsa, bir sağlık kuruluşuna ya da sağlık memuruna başvurarak, çocuğun hastalık belirtilerini anlatmalı ve tavsiyelerini almalıdır.

Çocuğun ateşinin yüksekliği hastalığın çok ciddi olduğunu kanıtlamaz, ancak ateşi düşürmekte de yarar vardır. İlaca başvurmadan önce, çocuğun başını, el ve ayak bileklerini alkolle ya da soğuk suyla ovmalıdır, bu arada çocuğu üşütmemeye özen' göstermelidir.

Özetlersek, çocukların hastalık belirtilerini yakından gözlemeli; doktora ya, da bir sağlık kuruluşuna başvurmadan çocuğa herhangi bir ilaç vermemeli; küçük yaşta, devletçe ücretsiz yapılan gerekli tüm koruyucu aşıları sistemli ve eksiksiz yaptırmalıdır.

4.5 5 2
YORUM YAP ve PUANLA