Kategoriler

Çocuklarda Depresyon?

Çocuklarda Depresyon?

İlk gençlik dönemindekilerin, okul yaşındaki çocukların ve daha küçüklerin bile, kendilerini kötü ve kırgın hissettikleri dönemler olabilir. On yaşındaki oğlunuz futbol takımına seçilmediği zaman kendini kızgın ve kırılmış hisseder. "Haksızlık bu. Hızlı koştum. Çok çalıştım" diye şikâyet eder. On dört yaşındaki kızınız okuldaki tiyatro oyununun başrolünü almaya çalışırken çok küçük bir rol verilmişse günlerce suratını asar.

Üzücü bir olaydan sonra çocuğun üzgün olması normaldir. Örneğin aile içinde boşanma veya ölüm olayları gibi. Ama bu demek değildir ki en sevdiği çizgi film karşısında gülmeyecek ve sevdiği bir yemeği yine zevkle yemeyecek. Hayal kırıklığından, üzüntüden sonra yaşanan bu tür duygular normaldir ve kısa sürede geçer.

Depresyon daha ciddi ve uzun süren bir rahatsızlıktır. Üzüntü veya sinirlilik çocuğunuzun okulda, arkadaşlarıyla olan ilişkisini veya evde sizlerle olan ilişkisini olumsuz yönde etkiliyorsa, depresif bir bozukluk var demektir. En önemli sinyal ise duygu durumundaki veya davranışlarındaki değişikliklerdir.

Örneğin çok arkadaşı olan dışa dönük bir çocuğun birdenbire odasına saatlerce kapanması, takdir almış bir öğrencinin birdenbire derslere girmemeye başlaması, bir atletin artık ilgisini kaybedip antrenmanlara çıkmaması ve kendine uygun olmayan arkadaşlarla dolaşmaya başlaması gibi davranışlar depresyonu düşündürebilir. Ayrıca çocuğunuz size sürekli yorgun olduğunu veya konsantre olamadığını veya yaşamak istemediğini söylüyorsa, yine depresyonu düşünebilirsiniz.

Bu değişikliklerle beraber bazı işaretler görülmeye başlar: uyuma ve yemek yeme alışkanlıklarında düzensizlik, sevdiği aktivitelere karşı duyduğu ilginin azalması, can sıkıntısı, belli belirsiz ağrılardan şikâyet etme gibi. Bu tip uyarı sinyalleri çocuğunuzun depresyonunun, yaşadığı olumsuz bir duruma gösterdiği normal bir tepki olmadığını ve daha ciddi, tedavi gerektiren bir durum olabileceğini işaret ediyor olabilir.

Kızınızın veya oğlunuzun depresyonda olup olmadığını saptamak zordur, çünkü çocuklar duygularını her zaman sözle açıklamazlar. Mutsuzluklarını, davranış ve duygu durumuyla açığa vururlar. Bazı kız ve erkek çocuklar, özellikle küçükler, üzgün ve içe dönük görünürler, ama daha büyük olanlar sinirli olurlar. Sinirli, kızgın ve her şeye muhaliftirler. Okul yönetimi veya polisle başlarının belaya girmesi depresyonda olduklarının bir göstergesi olabilir.

Her ne kadar depresyonun önemli özellikleri bebekler, okul öncesi çocuklar, okula giden çocuklar ve ilk gençlik dönemindeki çocuklar arasında aynı ise de kendini ifade etme şekli çocuğun yaşı ve gelişmesine bağlı olarak değişiklik gösterir. Örneğin bebekler içe dönerler, çevrelerine olan ilişkileri azalır veya yemek yememeye başlarlar. Çok az mutlu oldukları görülür.

Daha büyük çocuklar farklı yollarla depresyonda olduklarını gösterirler. Örneğin okul öncesi çocukları bağırarak, kendilerini yerden yere atarak, anne, baba evden çıkarken annenin eteğine yapışmak, konuşma ve tuvalet eğitiminde gerileme göstermek gibi. Okula giden çocuklar ise sinirlilik göstermeye, küfür ve kavga etmeye, anneye babaya ters cevaplar vermeye veya ufak tefek ağrılardan şikâyet etmeye başlarlar.

İlk gençlik dönemi depresyonu, anlaşılması en güç depresyondur, çünkü bu dönemdeki gençlerin ilgilerini dağıtacak birçok kaynakları vardır ve çoğu zaman mutsuz görünmezler. Bu durum ebeveyn için karışık bir durum olur, nasıl değerlendireceklerini bilemezler. Benim çocuğum kötü mü veya mutsuz mu diye çelişkiye düşerler.

Gençler uzun süre "kötü" veya "kızgın" davranış içindeyseler bu dönemlerde genellikle mutsuz da olurlar. Depresyonu gösteren sinyallere örnek olarak; aileden uzaklaşmak, sevdiği aktiviteleri artık yapmamak, okulu kırmak, uyuşturucu kullanmak, ölümden veya intihardan söz açmak gibi davranışları sayabiliriz.

4.5 5 2
YORUM YAP ve PUANLA