Kategoriler

Çocuğun Arkadaş İlişkileri

Çocuğun Arkadaş İlişkileriÇocuğun Arkadaş İlişkileri

Bugünün insanı giderek daha sosyal bir yaşam biçimine doğru ister istemez sürüklenmektedir. Her düzeyden toplumsal ilişkiler giderek daha da sıkılaşmakta bu ilişkileri başarıyla sürdüremeyenler bir yerde toplum dışında kalarak ne denli yetenekli olurlarsa olsunlar başarı düzeylerini belirli bir sınırın dışına taşıramamaktadırlar.

Günümüz dünyasında etkin bir yaşam sürmesini istediğimiz çocuklarımızın başkalarıyla iyi geçinmek konusunda edinecekleri bilgi ve beceriyi küçük yaşta kazanmalarına yardımcı olmak zorundayız.
Başkaları… Bunlar aile bireyleri, sokak ve okul arkadaşları, en geniş anlamıyla tüm insanlardır.

Başkaları ile iyi geçinen çocuklar çoğunlukla mutludurlar. Çalışma içinde olsun, oyun içinde olsun yalnız değildirler. Dâima sıcak bir arkadaş çevresiyle sarılıdırlar.

Sevinç ve başarılarında olduğu gibi tasa ve başarısızlıklarında da dertlerini paylaşacak, avuntu verecek yakınları olan çocuklardır. Bu nedenle başkaları ile iyi geçinen çocukların iyi geçinmeyenlere oranla çoğunlukla işlerinde ve çalışmalarında daha başarılı oldukları saptanmıştır.

Başkaları ile iyi geçinen uyumlu çocuklar her şeyi en iyi biçimde yapamayabilirler. Üstün yetenekli, çok başarılı kişiler olamayabilirler, ancak her duruma uyabildikleri için ellerine diğerlerinden daha çok olanak geçirirler. Başkaları tarafından salt bu nitelikleri nedeniyle ayrıcalıkla seçilebilirler.

Uyumlu ve iyi geçinen çocukların karşısına, okul yaşamında olsun çalışma yaşamında olsun başarılarını engelleyecek psikolojik engeller pek az çıkar. Kuşkusuz çocuğun okul öncesi eğitiminin, arkadaşlık kurma, bu ilişkileri olumlu biçimde sürdürme becerisi üzerindeki etkileri büyüktür.

Dar bir aile içinde yetişen çocuktan gözlenebilecek sosyal gelişme ile çok çocuklu ve geniş bir aile içinde yetişen çocukta gözlenecek sosyal gelişme eş değerde olamaz. Çocuğa karşı ailenin eğitsel tutumu da bu açıdan büyük önem taşır.

Üzerinde önemle durulan çocuğun temel gereksinimlerinin, fizyolojik ihtiyaçlarının, güven, sevgi, hareket etme ve etkinlikte bulunma gereksinimlerinin karşılanma oranı ve biçimi bu alanda belirleyici rol oynar. Sözgelimi, beslenme gereksiniminin karşılanması genel olarak çocukla anne arasında bir sevgi alışverişini de sağlar.

Özetle denilebilir ki: Çocukta sosyal uyumu sağlayacak, çocuğa sosyal ilişkilerde bulunma
olanağı verecek bir eğitim, onda bu alanda olumlu gelişmeler yaratır.

Özellikle yalnız büyüyen çocuklar için okul öncesinde anaokuluna gidiş bazı eksiklikleri giderir,
bazı bozulmalara düzeltici sonuçlar sağlayabilir.

Yalnız bir koşulla: Bu anaokulunun gerekli niteliklere sahip olması gerekir. Bazı ülkelerde beş yaşındaki çocuklara özgü oyun sınıfları, yasayla zorunlu eğitim çağı içine alınmıştır. Buralarda çocuklar, bol oyuncak, çeşitli yapı elemanları, araç ve gereçler içinde, daha çok oyun, müzik, hikâye, masal dinleme, filim seyretme, resim yapma gibi etkinliklerde bulunarak eğitilir ve okula hazırlanırlar.

Temel olarak bu sınıfların eğitim amacı, beş yaşına giren çocuğun psişik ve somatik gelişmesini elverişli çevre ve koşullar içinde sağlayarak onları başarılı bir ilkokul öğrenimine hazırlamaktır.

Buralarda çocukların genel ve özel gelişme derece ve düzeyleri göz önüne alınarak kişisel yetenekleri, sosyal kabiliyetleri geliştirilmeye çalışılır. Yani amaç ders öğretmek değil, özellikle sosyalleşmeyi sağlamaktır.

Özellikle dar aile olanakları içinde büyüyen bir çocuk, okul öncesinin altı yılı içinde anne ve babasından başka kişilerle sıkı bir ilgi kuramadığı için yalnız onlarla ilişkilerini sürdürebilmeyi öğrenmiştir. Bu nedenle yabancılara da annesine ve babasına davrandığı gibi davranır ve onlardan da annesinden babasından gördüğü davranışı bekler. Buna uygun bir davranış göremeyince de, şok geçirir.

Gereği gibi uygulanan bir anaokulu eğitimi, çocuğun gereksindiği sosyal ilişkileri onu bozuma uğratmadan sağlayacağından böyle bir sarsıntı geçirmesini önleyecektir. Bu sosyal ilişkiler aynı zamanda çocuğun diğer çocuklardan farklı ve aşırı davranışlarını yumuşatmaya yardımcı olur.

Doğrudan doğruya ilkokula gönderilen çocukların sosyal ilişkilerini düzenlemek görevi de birinci
sınıf öğretmenine düşmektedir. İşte çocuklarını ilkokula gönderen anne-babalara sık sık uygulanan anketlerde: "Okuldan neler bekliyorsunuz?" sorusuna verilen yanıtlar arasında "Çocuğun başkaları ile iyi geçinmeyi öğrenmesi." yanıtının büyük bir çoğunluk göstermesi bunun bir kanıtıdır.

Giderek çocuklar başkaları ile doyurucu bir ilgi kurmanın önemini kendileri de anlarlar. İlk ve ortaokullarda yapılan araştırmalar, bu alanda çocukların gerçekten yardıma gereksinme duyduklarını göstermiştir.

Anket uygulanan on beş bin çocuğun:

-) % 54'ü insanların kendilerini daha çok sevmesini,
-) % 50'si yeni arkadaşlar edinmek istediklerini,
-) % 42'si çevreleri tarafından daha beğenilir birer kişi olmak istediklerini belirtmişlerdir.

Anne ve babalara bu isteklerin yerine gelmesinde görevler düştüğü gibi, öğretmenler için de yapılabilecek pek çok şey olmalıdır.

Çocuğun okul arkadaşları ile ilişkileri çoğunlukla aşağıdaki etkenlere bağlıdır:

- Soyaçekimle belirlenen mizaç yapısına
- Gerek evde ve gerekse okulda çocuğun kabul edilmesine ve benimsenip gereken önemin kendisine gösterilmesine
- Okul öncesinde oyunlardan edindiği deneyimlerin zenginliğine ve çeşitliğine
- Evdeki işbölümü ve işbirliğine, başkalarının görüşlerine ve varlığına saygı gösterme alışkanlığına,
- Değişik görüş, tutum ve inançtaki kişilere karşı anne-baba ve öğretmenin vaziyet alışına
- Anne-babanın, kendi arkadaşları ile olan ilişkilerine ve çocuğun arkadaşlarına karşı davranışlarına

Bir çocuk evde sevildiğini ve olduğu gibi benimsendiğini bilir, özgüveni tam olarak okula başlarsa, okulda arkadaşları ile karşılaşacağı zorluklar çok fazla olmayacaktır. Bu yapıda gelişmiş bir çocuk,
kendini kabul ettirmek, arkadaşlarına benimsetmek için sürekli olarak bir çaba harcamak zorunda kalmayacaktır. Arkadaşlar arasında belirli bir hoşgörünün bulunması gerektiğini aile içi deneyimlerinden öğrenmiştir çünkü. Başkalarını daha geniş bir biçimde anlayabilir daha hoşgörülü davranabilir.

4.5 5 2
YORUM YAP ve PUANLA